DOLAR

38,0043

0.51%
EURO

41,4808

-0.07%
ALTIN(gr)

3.710,54

0,16%
BİST 100

10018.34

0,16%
Yazarımız Gazi Yarbay Ufuk Gökmen’in Kaleminden! “Eşyanın Tabiatı”

Yazarımız Gazi Yarbay Ufuk Gökmen’in Kaleminden! “Eşyanın Tabiatı”

ABONE OL
Ekim 16, 2024 15:21
Yazarımız Gazi Yarbay Ufuk Gökmen’in Kaleminden! “Eşyanın Tabiatı”
1

BEĞENDİM

ABONE OL

İSRAİL NE YAPAMAYA ÇALIŞIYOR?

Ortadoğu’da bir yılını dolduran çatışmalarda insanların aklının almadığı çok şey yaşandı.

Özetle; Hamas’ın yaptığı saldırıya cevap olarak İsrail çok kapsamlı ağır bir saldırı başlattı.

Orta seviyede bir insan aklı, HAMAS’ın İsrail’i gafil avladığına ve İsrail’in onların saldırısına verdiği cevabın önceden planlanmadığına inanmaz.

Kimse de inanmadı.

İsrail’in saldırısı öylesine yıkıcı ve vahşice oldu ki neden başladığını herkes unuttu.

İsrail’in Gazze’deki hamleleri ve bununla bağlantılı olarak Hizbullah’a karşı yaptığı hareketler, bana hep İsrail Ordusu’nun 2006 yılındaki başarısız kara harekatını hatırlatıyor.

Kurulduğu günden itibaren, Araplar’la girdiği bütün savaşlardan galip çıkan İsrail, savaş dışında kendine yönelen her saldırıya misliyle karşılık vermişti.

2006 yılında Lübnan’a göstere göstere kara operasyonu yapan İsrail Ordusu, Hizbullah’tan kat be kat üstün olmasına rağmen sokaklarda ilerleyememiş, geri çekilmek zorunda kalmıştı.

İsrailliler, bu yenilginin psikolojisini atabilmek için hep fırsat kolladılar.

Gazze Savaşı başladığında, İsrail Ordusu’nun görüntülerinde, tankların yanında iş makinelerinin dizili olduğunu görmüş ve okurlarıma “Binaları insanların başına yıkacaklar” demiştim.

Bu seneye kadar sokak çatışmalarında her zaman savunan taraf galip gelmişti.

İsrail, bu durumu tersine çevirmek niyetindeydi.

Nitekim insanlık dışı saldırılarda, evlerin boşaltılması için süre verildi, tamamen terk edildiğine bakılmaksızın evler bombalanıp yerle bir edildi.

Bombalardan hastaneler, basın binaları, kadınlar, çocuklar, bütün masumlar nasibini aldı.

Kuzeyden başlayan bu yıkım, güneyde Refah bölgesinde tıkandı.

İsrail, Filistinliler’in Mısır’a kaçmasını bekliyordu. Mısır sınırını kapatınca bir buçuk milyon insan Refah’ta sıkıştı.

İsrail, eğer saldırılarına devam etseydi yaptığı katliamların çok üstünde bir insanlık suçunu işlemiş olacaktı.

ABD ve AB, buna karşı çıktı.

İsrail, bu aşamada başka bir hedefine yöneldi; Hizbullah’a doğrudan, İran’a dolaylı olarak saldırılar başlattı.

İsrail’in ikinci hedefi, İran’ın ve ona bağlı paramiliter güçlerin savaşa girmesiyle, ABD’yi çatışmaların içine dahil etmekti.

İran, yaptığı hamlelerle, misillemeler hariç, doğrudan İsrail’le savaşa girmedi.

İsrail, kabul edilemez saldırılarını son günlerde iyice hızlandırdı, zira Amerikan seçimleri bittikten sonra, hamlelerini istediği gibi yapamayacaktı.

Seçimlere çok az bir zaman kala İsrail’in Gazze’de yaptığı işgal ve Hamas’ın, Hizbullah’ın liderlerini öldürmek dışında hiç bir şey elde edemediği görüldü.

Geriye dönüp bakıldığında, Netanyahu’nun kanlı elleri hafızalara silinmemek üzere yerleşti.

İsrail’in başarısı; cep telefonlarıyla yaptığı operasyonu ve en iyi gizlenen Hizbullah liderlerine suikast düzenleyebilmesinde görüldü.

Mossad, dünyaya, çok etkili bir istihbarat kaabiliyeti olduğunu gösterdi.

Ancak istihbarata dayalı operasyonlar istenen prestiji getirmedi. Çünkü karar vericiler, bilgiyi doğru ve etik olarak kullanmıyordu.

İsrail Ordusu, ABD desteğiyle, istediği kadar bombaya ulaşabileceğini ve teknolojiye hakim bir savunma gücünün olduğunu herkese gösterdi.

İsrail, bölgedeki bütün devletler için önemli bir tehdittir.

Bu son operasyonlar, İsrail’in geleceğine olumlu katkı sağlamadı.

Dış dünya şaşkınlıkla bir soru soruyor;

Sadece kendini tatmine yarayan bu hamleleri yapmak için onbinlerce kadını ve çocuğu öldürmekten çekinmeyen İsrail’de hiç mi aklı başında insan yok?

Halkın çoğunluğu böylesi saldırıları nasıl destekliyor?

Soruların cevapları için, yurt dışında büyük sermayeleri yöneten Yahudi işadamlarının yapısına ve İsrail’e getirilip yerleştirilen Yahudiler’in durumuna bakmak gerekmektedir.

Dünyanın her yerinde İsrail’in çıkarlarını gözeten Yahudi iş adamları, İsrail kazandığı sürece savaşlara karşı çıkmazlar.

1948’den beri Dünyanın her yerinden getirilen Yahudiler, İsrail’de, Kibuts yerleşkelerine getirilip orada tek tip aşırı sağcı insan modeli olarak beyni yıkandıktan sonra normal yaşama dahil ediliyor.

Kibuts sisteminden çıkan insanlar, bu gün gördüğümüz katliamların uygulayıcıları haline geliyorlar.

Son olarak “ABD neden bu kadar ağır katliamlara ses çıkaramıyor?” sorusunun cevabı da İsrail’in ABD adına Güney Amerika’daki Latin ülkelerinde yaptığı operasyonlarda saklıdır.

İsrail Ordusu ve MOSSAD, dünyanın her yerinde Amerika’nın bütün kirli işlerini görür.

Bu bilgiler ışığında olayları değerlendirirsek, Netanyahu yönetimindeki İsrail’in cüretini ve ABD’nin anlamsız desteğini kavrayabiliriz.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r