VOLKAN BERBER

VOLKAN BERBER

03 Nisan 2025 Perşembe

Volkan Berber’den Tunç Soyer’e Vefa ve Destek Mesajı!

Volkan Berber’den Tunç Soyer’e Vefa ve Destek Mesajı!
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumhuriyet Halk Partisi’nden ihraç edilen Volkan Berber’in Tunç Soyer’e yönelik destek paylaşımı, siyasi kulislerde dikkat çekti. Pazar günü yapılacak CHP Kurultayı öncesinde Soyer’in atacağı adımların İzmir için taşıdığı önem büyük. İzmir’de hem halkın hem de parti örgütünün büyük sevgisini kazanan ve bir başkandan öte “abi” olarak tanınan Tunç Soyer’e yönelik bu destek mesajı, kafalarda soru işaretleri oluşturdu.

Volkan Berber, siyasette vefanın önemini vurgularken, Tunç Soyer’in İzmir’e kattığı değerlerin unutulmaması gerektiğinin altını çizdi. Onun dürüstlüğü, çalışkanlığı ve halka olan bağlılığı, İzmir’de güçlü bir figür haline gelmesini sağladı. Berber’in bu paylaşımı, İzmir’de siyasi dengeler açısından yeni gelişmelerin habercisi olabilir mi? Bu sorunun cevabını ilerleyen günlerde göreceğiz.

İzmir siyasetinde dengeleri değiştirebilecek gelişmeler yaşanırken, Volkan Berber’in vefası ve Tunç Soyer’e olan desteği, siyasette vefa kavramının hâlâ önemli bir yer tuttuğunu gösteriyor. Şimdi gözler, CHP Kurultayı sonrası yaşanacak gelişmelere çevrildi.

Devamını Oku

“İzmir’de Ofis Görünümlü Konut Oyunu; Belediyelerde Yeni Rant Kapısı mı?”

“İzmir’de Ofis Görünümlü Konut Oyunu; Belediyelerde Yeni Rant Kapısı mı?”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

İzmir’de belediyelerin göz yummasıyla, konut imarlı arsalarda usulsüz yoğunluk artışı sağlanarak büyük bir rant kapısı açıldığı iddia ediliyor. Normal şartlarda konut ruhsatı alması gereken projeler, ticari imar alarak kat sayısını artırıyor ve daha fazla birim üretiyor.

Ancak işin skandal boyutu burada başlıyor: Bu yapılar belediyede OFİS olarak görünüyor! Ruhsatlar ve yapı kullanım izinlerinde “ofis” olarak geçen birimler, gerçekte daire olarak satılıyor. Alıcılarla yapılan özel anlaşmalarla, bu konutları yalnızca “ev olarak kullanacaklarına” dair imza alınıyor.

Bu sistem sayesinde normal bir müteahhitin aynı alanda üretebileceği daire sayısından çok daha fazlası üretilerek büyük bir haksız kazanç sağlanıyor. Belediyelerin bu oyuna nasıl göz yumduğu ve hangi yetkililerin bu süreçte rol aldığı merak konusu.

Bu imar oyunuyla kimlerin ceplerini doldurduğu, hangi belediyelerin bu işin içinde olduğu ve vatandaşların nasıl mağdur edildiği araştırılmayı bekliyor. Yetkililer bu usulsüzlük hakkında ne diyecek?

İzmir’de yeni bir yolsuzluk dalgası mı var? Konunun takipçisi olacağız…

Devamını Oku

Cemil Tugay Alkollü mü Çıktı? İzmir’de Yolsuzluk Paniği mi Yaşanıyor?

Cemil Tugay Alkollü mü Çıktı? İzmir’de Yolsuzluk Paniği mi Yaşanıyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Sosyal medyada yayılan videolarda Cemil Tugay’ın konuşmalarının tutarsız olduğu, ne dediğinin tam olarak anlaşılamadığı ve zaman zaman dağınık bir üslup sergilediği öne sürüldü. Bu durum, bazı kesimlerde “Cemil Tugay sahneye alkollü mü çıktı?” sorusunu gündeme getirdi. Ancak, bu iddiayı doğrulayan resmi bir açıklama veya somut bir kanıt henüz bulunmuyor.

Öte yandan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk operasyonları kapsamında eski İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe’nin tutuklanması, İzmir’de de benzer soruşturmaların kapıda olabileceği yönündeki endişeleri artırdı. Gökçe, 2024 yılında İBB Genel Sekreter Yardımcılığı görevinden ayrılarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olmuştu.

Şimdi akıllardaki soru şu: Cemil Tugay’ın sahnede yaşadığı panik ve dağınıklık, yaklaşan bir soruşturmanın habercisi mi? İzmir’de de yolsuzluk operasyonları başlar mı? Tüm gözler önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmelere çevrildi.

Devamını Oku

HEMŞERİ SAVAŞI; VATAN MÜCADELESİ Mİ, GÜÇ SAVAŞI MI?

HEMŞERİ SAVAŞI; VATAN MÜCADELESİ Mİ, GÜÇ SAVAŞI MI?
1

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Türkiye’de siyaset, çoğu zaman bir satranç oyununa benzer. Taşlar hareket eder, hamleler hesaplanır, bazen fedalar yapılır ama sonunda kazananın kim olduğu, oyunun gerçek sahibinin kim olduğuna bağlıdır. Bugünlerde bu satranç tahtasında en dikkat çeken mücadele, Karadeniz’in iki güçlü ismi; Recep Tayyip Erdoğan ve Ekrem İmamoğlu arasında yaşanan “hemşeri savaşı” oldu.

Bu savaş, gerçekten vatan ve millet için mi? Yoksa sadece kişisel güç mücadelesinin bir parçası mı? Asıl önemli soru da şu: Halk bu savaşın neresinde?

Son yıllarda Türkiye’de siyasetin merkezinde halk varmış gibi görünse de gerçekte halk sadece figüran gibi kullanılıyor. Sandık geldiğinde oy kullanıp bir tarafa yönlendiriliyor ama sonra beklentiler yine hayal kırıklığına dönüşüyor.

“Hak, hukuk, adalet!” diyerek yola çıkan ve milyonları peşinden sürükleyen İmamoğlu’na destek verenlerin önemli bir kısmı, aslında neyi seçeceğini bile tam olarak bilmiyor. Hükümetin politikalarından memnun olmayan geniş bir kitle var ama bu kitlenin elinde gerçek anlamda bir alternatif var mı?

İmamoğlu, halka umut verdi, hükümete karşı yeni bir ses oldu. Ancak gerçek şu ki; kapılar yine aynı yere çıkıyor.

Halk, 20 yıl boyunca farklı hayallerle sandığa gitti. Önce ekonomik refah, sonra demokratik özgürlükler, ardından adalet için oy verdi. Ancak sonuç hep hayal kırıklığı oldu. Şimdi de bir kesim, hükümetten kurtulmak için yeni bir umut peşinde koşuyor ama yine hayal kırıklığı yaşama ihtimali yüksek. Çünkü siyasi düzen değişmeden, sadece kişilerin değişmesi halkın kaderini değiştirmiyor.

Türkiye’de siyaset, uzun süredir İstanbul üzerinden şekilleniyor. Çünkü İstanbul’u kazanan, sadece belediye başkanı olmuyor; aynı zamanda gelecekte ülkeyi yönetme iddiası taşıyor.

Erdoğan, 1994’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak siyasette büyük bir yükseliş yakalamıştı. Bugün İmamoğlu da benzer bir yolu izliyor gibi görünüyor. Ancak fark şu: Türkiye artık 1994’teki Türkiye değil.

Seçmen artık eskisi kadar kolay ikna olmuyor ama hâlâ bir çıkış yolu bulabilmiş de değil. Bir yanda mevcut iktidarın yıllardır süren yönetimi ve halkın ekonomik sıkıntıları var, diğer yanda ise değişim vaadiyle gelen ancak “gerçekten farklı bir şey sunabiliyor mu?” sorusuna tam anlamıyla cevap veremeyen bir muhalefet var.

İmamoğlu, İstanbul’da önemli işler yaptı, ancak İstanbul sadece hizmetle değil, siyasetle de yönetiliyor. İstanbul’u kazananın ülkeyi de yönetebileceğine dair güçlü bir inanç var. Ancak bu inanç, gerçekten halkın yararına mı, yoksa sadece siyasilerin kariyer planlaması mı?

Türkiye’nin son 20 yılı, halkın hayal kırıklıklarıyla dolu. Her seçim dönemi bir umut ışığı doğdu ama sonra hep aynı sonuç ortaya çıktı. Bugün de benzer bir tabloyla karşı karşıyayız.

Halk, hükümetin politikalarından rahatsız ama muhalefete duyduğu güven de tam değil. Sorun, sadece iktidarın değişmesi değil, yönetim anlayışının değişmemesi.

Siyasetçiler değişse de, sistem aynı kaldığı sürece halkın kaderi değişmiyor. Çünkü sorun kişilerde değil, sistemde ve anlayışta. Bugün halk, “değişim” için İmamoğlu’nu bir alternatif olarak görüyor ama gerçekten sistem değişecek mi? Yoksa sadece koltuk değişimi mi olacak?

Bu sorunun cevabını zaman gösterecek ama görünen o ki, eğer halk bilinçlenmezse, yine geçmişte olduğu gibi bir hayal kırıklığı daha yaşayacak.

ÇÖZÜM NEREDE?

Çözüm, halkın sadece “kime oy verdiğine” değil, “neye oy verdiğine” dikkat etmesiyle mümkün olabilir. Türkiye’nin sorunu, sadece bir lideri değiştirmek değil, aynı zamanda yönetim anlayışını kökten değiştirmektir.

Eğer gerçekten bir değişim isteniyorsa, o zaman halkın daha bilinçli hareket etmesi gerekiyor.

Devamını Oku

İstanbul’dan Sonra İzmir de Mi Hedefte? Belediyelerdeki Rüşvet ve Usulsüzlük İddiaları Genişliyor!

İstanbul’dan Sonra İzmir de Mi Hedefte? Belediyelerdeki Rüşvet ve Usulsüzlük İddiaları Genişliyor!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Türkiye gündemi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik ciddi suçlamalarla sarsılırken, gözler İzmir’e çevrildi. İstanbul’da başlayan soruşturmanın ardından, İzmir’deki belediyelerde de benzer iddiaların konuşulmaya başlaması dikkat çekiyor. Özellikle inşaat firmaları ve belediyeler arasındaki ruhsat süreçlerinde yaşanan usulsüzlükler ile ilgili iddialar, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de radar altına alınabileceğini gösteriyor.

İstanbul’da Neler Olmuştu?

Ekrem İmamoğlu, 19 Mart 2025’te “suç örgütü yöneticisi olmak”, “rüşvet”, “irtikap” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi ağır suçlamalarla gözaltına alındı. Savcılık, özellikle Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden itibaren İmamoğlu’na bağlı isimlerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde kilit görevlere getirildiğini ve bu kişilerin usulsüz ihale süreçleriyle kamu zararına yol açtığını öne sürdü.

Bu gelişme, yerel yönetimlerde yaşanan benzer durumların araştırılması gerektiğini bir kez daha gündeme getirdi.

İzmir’de de Benzer Soruşturmalar Başlayabilir mi?

İzmir’de de özellikle Menderes Belediyesi’nde geçmişte yaşanan ihale usulsüzlükleri dikkat çekiyor. 2018-2021 yılları arasında gerçekleştirilen çöp toplama ve iş makinesi kiralama ihalelerinde ciddi yolsuzluklar yapıldığı iddia edilmiş, ancak dava sürecinde bazı sanıklar “rüşvet” suçlamasından beraat etmişti.

Ancak son dönemde İzmir’de de ruhsatlandırma süreçleriyle ilgili ciddi tartışmalar yaşanıyor. İstanbul’da tespit edilen inşaat firmalarının ruhsat sorunları ve belediye ilişkileri İzmir’deki büyükşehir yönetimiyle de bağlantılı olabilir mi?

İddialara göre, İstanbul’dan İzmir’e kaydırılan belirli isimler, ruhsat işlemlerinden imar planlarına kadar pek çok alanda etkin rol oynuyor. İstanbul’da başlayan soruşturmalar, İzmir’de de devam edebilir mi?

İzmir’de Kayyum Tartışmaları Gündeme Gelebilir mi?

İstanbul’daki gelişmeler sonrası, İzmir’de de benzer bir sürecin yaşanabileceği iddiaları güçleniyor. Eğer İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de rüşvet ve usulsüzlük olaylarıyla bağlantısı olduğu yönünde deliller ortaya çıkarsa, İçişleri Bakanlığı’nın devreye girerek kayyum atama gibi bir süreci başlatıp başlatmayacağı merak konusu.

Şimdilik bu iddialar netleşmiş değil, ancak İzmir’deki büyük projelerde yaşanan süreçlerin daha detaylı incelenmesi gerektiği açıkça görülüyor.

Süreci Takip Ediyoruz!

İstanbul’da başlatılan soruşturmaların, İzmir’de de etkisini göstermesi ihtimali güçlenirken, gözler Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın sürece nasıl bir yanıt vereceğine çevrildi.

Gelişmeleri yakından takip ederek sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz.

Devamını Oku